28 Eylül 2009 Pazartesi

TSL #7


Haftanın Sonuçları:
  • G.Birliği 2-2 Trabzon
  • Kayseri 0-0 Kasımpaşa
  • İst.Bş.Bld. 1-0 Sivas
  • Antalya 1-2 Fenerbahçe
  • Galatasaray 1-1 Eskişehir
  • Denizli 1-1 Manisa
  • Gaziantep 1-3 Ank.Gücü
  • Bursa 4-0 Diyarbakır
  • Ankara ?-? Beşiktaş
Top Scorers:

6 Gol-> Nonda (GS)
4 Gol-> Baros (GS), Kahe (GB), Julio Cesar (G.Antep)

In the Tabeleğee:
  1. Fenerbahçe 21
  2. Galatasaray 19
  3. Bursaspor 13
  4. Eskişehirspor 13
  5. Trabzonspor 11
-"Başkasının izinden giden, kendi izini bırakamaz." Bugün Konfüçyüs'ün doğum günü, kutlu mutlu ola..
marcio11

22 Eylül 2009 Salı

TSL #6


Haftanın Sonuçları:

  • Kasımpaşa 1-3 Galatasaray

  • Fenerbahçe 1-0 İst.Bş.Bld.
  • Beşiktaş 0-1 Kayseri

  • Trabzon 3-1 Antalya

  • D.Bakır 0-0 Manisa

  • Sivas 1-3 Bursa

  • Ank.Gücü 1-2 G.Birliği
  • Eskişehir 3-2 G.Antep
  • Ankara ?-? Denizli
Gol Krallığı:

5 gol-> Nonda (GS)
4 gol-> Baros (GS), Kahe (GB)

In the Tabelee:

  1. Galatasaray 18
  2. Fenerbahçe 18
  3. Eskişehirspor 12
  4. Trabzonspor 10
  5. Gençlerbirliği 10
marcio11

Avrupa Ligi 1.Hafta



Yeni uygulamayla birlikte Uefa Kupası'nın Avrupa Ligi adı altında, her birinde 4 takım olan 12 grupta oynanacağını belirtmiştik. Geçen hafta ilk maçlar oynandı ve alınan sonuçlar şu şekilde:

  • Fenerbahçe 1-2 Twente

  • Panathinaikos 1-3 Galatasaray

  • Ajax 0-0 Timisoara

  • A.Bilbao 3-0 A.Vien

  • Basel 2-0 Roma

  • Benfica 2-0 Bate

  • Cluj 2-0 Kopenhag

  • Club Brugge 1-4 Shakhtar

  • CSKA Sofya 1-1 Fulham

  • D.Zagreb 0-2 Anderlecht

  • Everton 4-0 AEK

  • Genoa 2-0 Slavia Prag

  • Hapoel 2-1 Celtic

  • Heerenveen 2-3 Sporting Lizbon

  • Hertha Berlin 1-1 Ventspils

  • Lazio 1-2 Salzburg

  • Lille 1-1 Valencia

  • Nacional 2-3 W.Bremen

  • Partizan 2-3 Toulouse

  • Rapid Wien 3-0 Hamburg

  • Sturm Graz 0-1 D.Bükreş

  • Sparta Prag 2-2 PSV

  • Steaua Bükreş 0-0 Sheriff

  • Villarreal 1-0 Levski

marcio11

Alanya..


Bildiğiniz üzere, Sir A.J. ile kısa bir süre önce, kısa bir Alanya macerası yaşadık. Ufak tefek gözlemlerimi paylaşmak isterim. Cleo Mare otelde kaldık, oda, temizlik, banyo, balkonlar herhangi bir sıkıntı yaşamadık. Geç kalktığımızdan öğle yemeğini, kahvaltı niyetine fast-food restaurantlarında yedik. Günün akşam yemeğine kadarki kısmı plajda geçti. Birçok üstsüz bayanın arasında futbol oynama şerefine eriştik. Topu bol bol denize uçurup sıcak Alanya denizine atladık. Özellikle hortumun olduğu gün dalgalar birkaç insan boyuna ulaştı, eğlenmesini bildik. Su, Ege Denizi'ne göre oldukça ılık, rahatlamadk için birebir denilebilir. 4-5 lira civarında şezlong ücreti alıyorlar. Akşam yemeğinde oteldeydik, yemekleri ben çok beğendim. Ve tabiki Alanya geceleri.. Çok hareketli, Eylül'de gitmiş olmamıza rağmen oldukça kalabalıktı. Daha çok Rus ve İskandinav turistler mevcuttu. Barlarda içki fiyatları değişmemiş, Lambada barda Long Island halen 20 lira. Diskolarda ise daha çok votka-redbull tercih ediliyor ve yine 20 lira ile ücretlendirilmiş. Daha çok Janus adlı diskodaydık fakat, Bellman, Robin Hood ve özellike son gece girip hayran kaldığımız iskandinav barı Doors kesinlikle görülmeye değer. Galatasaray-Beşiktaş maçını da çoğunluğunu Çarşı Alanya'nın oluşturduğu bir grupta izledik fakat iki takım taraftarları arasında herhangi bir tatsızlık çıkmadı. Biz gittik, basketbol milli takımımız 5'te 5 gidiyordu. Geri geldik, 4 mağlubiyet aldılar, bizimle alakası yok, yorgunluktan..


marcio11

17 Eylül 2009 Perşembe

Ve Şampiyonlar Ligi..


Şampiyonların perdesi dün ve bugün akşam oynanan maçlarla açıldı. Cümleten hayırlı uğurlu olsun. Daha ilk haftadan göz zevkimizi okşamaya başladılar. Inter-Barça en mühim maçtı, 0-0'a bağladılar fazla kastırmadan. Beşiktaş güzel mücadele etti ama gol konusunda çok büyük zaafları var, Grafite CM'deki bozuk forvetlere benziyor, hat-trick yaptı. Kendi sahasında handikapı yine aşamayan A.Madrid'e selam eder, toplu sonuçlara geçerim..
  • Liverpool 1-0 Debrecen
  • Lyon 1-0 Fiorentina
  • Inter 0-0 Barcelona
  • D.Kiev 3-1 Rubin Kazan
  • Stuttgart 1-1 G.Rangers
  • Sevilla 2-0 U.Urziceni
  • Olympiakos 1-0 AZ Alkmaar
  • S.Liege 2-3 Arsenal
  • Juventus 1-1 Bordeaux
  • M.Haifa 0-3 B.Münih
  • Zürih 2-5 Real Madrid
  • Marseille 1-2 Milan
  • Chelsea 1-0 Porto
  • A.Madrid 0-0 Apoel
  • Wolfsburg 3-1 CSKA Moskova
  • Beşiktaş 0-1 Man.Utd.
marcio11

TSL #5


Haftanın Sonuçları:
  • Manisa 3-1 Sivas
  • Galatasaray 3-0 Beşiktaş
  • Denizli 0-0 Diyarbakır
  • İst.Bş.Bld. 1-6 Trabzon
  • Antalya 1-0 Ank.Gücü
  • Gaziantep 1-0 Kasımpaşa
  • Bursa 0-1 Fenerbahçe
  • G.Birliği 2-2 Eskişehir
  • Kayseri ?-? Ankara
Gol Prensi:

4 gol -> Baros (GS)
3 gol -> Egemen (TS), Güiza (FB), Isaac (Manisa), Kahe (GB), Tazameta (D.Bakır), Youla (Es-Es), Kewell (GS)

In the Tabeleee:

  1. Galatasaray 15
  2. Fenerbahçe 15
  3. Eskişehirspor 9
  4. Manisaspor 8
  5. Diyarbakırspor 8
* Hak yerini buldu, ligimizde daha fazla çirkinliğe gerek yoktu zaten, Ankaraspor düşürüldü. Ankaragücü'nün başkanı (Ankaraspor onursal başkanının oğlu) Gökçek 6 ay hak mahrumiyetiyle cezalandırıldı. Futbolu çocuk oyuncağı sananlar avucunu en azından bu sefer yalamış oldular fakat olan Ankarasporlu oyunculara ve teknik ekibe oldu. Federasyonun ek transfer süresi açacağı söyleniyor. İlhan Parlak Fener'e gelir.

marcio11

8 Eylül 2009 Salı

Şezlong


İsko postunda belirttiğim gibi, Sir A.J. ile Alanya yolları gözüktü bize. Sabah uçuyoruz. Yakın zamanda yine burada olacağız diye hesap ettik.. Başlık Yılmaz Özdil'den çalıntıdır. Görüşmek üzere..

marcio11

İsko9 - Bu İskendere HD

İsko9 serimizin 2.bölümünde dün akşam, geçen ay belirttiğimiz gibi Metrocity HD'de iskenderlerimizi erkenden yedik. Erkenden kastım ayın 7'si, sebebi Sir A.J. ile ayın 9'unda Alanya'ya gidiyor olmamız. Biraz tatili hakettik diye düşünmekteyim. Gidiş tarihimizin 09.09.09 olması yolda banko başımıza birşeyler gelir düşüncesi uyandırsa da şansımıza güveniyoruz, tüm izlenimlerimizi dönünce görsel şekilde paylaşacağız. Dönelim İsko gecesine..Bu sefer sakat veya cezalı yoktu; tam kadroyduk, oldukça keyifli geçti. Sir Alain-Jean ve meksikalı'nın yanına bir de i.üzülmez yiğit eklenince makaranın da dibini görmüş olduk.. Bu arada bir de müjde verelim. i.üzülmez yiğit ile prensipte anlaştık, bloga transfer etmek üzereyiz. Artık geçelim akşamki gözlemlerimize..

-Öncelikle duble iskenderin görünümü gayet iç açıcıydı. İnce kesim döner, etibol, domates ve biberlerle desteklenmişti. Yoğurt kaymaklı geliyor ki bu konuda sorun yaşayan bir tek benim sanırım. İftar masamızda hurma, zeytin, peynir, salata, gittiğimizde hazır ve nazırdı. Tadı da gayet lezzetliydi, fakat nedense bir önceki İskenderoğlu'ndaki tadı vermedi diyebilirim. O 'nedense'yi biraz açmak isterdim de gerek yok, zira bu sefer 4 kişi tıka basa doyup 86 lira hesap ödedik. Ramazan dışında da gider dublemi yerim kolamı içerim diyorsanız eğer, 12.5 + 3.5 = 16 lirayla çıkarsınız ki elit bir mekanda yiyor olmanız da cabası. Yani sonuç olarak, "kafama yattı yani hoşuma gitti."
marcio11

Giriş ve gelişme kısmını marcio11 gayet güzel anlattığından ben direk olarak sonuç kısmına geçeceğim. Bir kere başlangıç olarak gittiğimiz her iskenderciyi, diğer gittiklerimizle değil de kendi içlerinde fiyat-performans (lezzet, servis, kalite vb.) olarak değerlendirmeye karar verdim. Porsiyonu 8.5, 1.5 porsiyonu 11.5 ve dublesi 12.5 lira olan HD İskenderin lezzeti, fiyatına ve porsiyonun büyüklüğüne bakınca gayet tatmin edici. İftar saatinde gittiğimizden mütevellit yemeğin sıcaklığı ve servisin yavaşlığı kırık not alsa da iftar telaşıdır deyip geçiyoruz. Yaprak döner, pide ve yoğurt kombinasyonunu iyi dengelemiş olmaları ve üzerine, tabak sofraya geldikten sonra sıcak haliyle döktükleri tereyağ ve domates sosu olumlu puanları toplamalarına yetti. Fiyatının uygun olması, kolay ulaşılabilir olması ve konforlu döşenmiş restaurantıyla HD İskender, canım çekti, hadi bir iskender yiyelimciler için biçilmiş kaftan.

Anıl Can Yıldırım

"Ayağımı mı Kırcan Lan?


He?..Kırcan mı olum ayağımı? Al verim eve götür sanki dünya kupası finali oynuyoruz ..... !" diye devam ederdi tartışmalarımız. En önemli maçı genelde dünya kupası finali olarak tanımlardık. Noktalı yeri herkes kendi dağarcığına göre doldursun artık, dolu dolu gelirdi arkası. Halbuki birşey de olmazdı, en fazla ayağına basmıştır veya bi çizik imza atmıştır bacağına. Birşey olanlardan bahsedeceğim bugün. Wasilewski ve Sneijder'in ayaklarının arka arkaya kırılması bu postu bana yazdırıyor. Futbol varsa ayak kırılma hadiseleri de içinde olacaktır, futbolun değişmez gerçeklerinden biri olmaya devam ederek...









marcio11

6 Eylül 2009 Pazar

Fringe


Efendim blogu takip edenlerden özür dilerim birkaç gündür yazamadım çünkü kendimi başlıkta ismini görmüş olduğunuz dizinin ilk sezonuna kaptırmıştım.Diziden övgüyle bahsedip ilgimi çekmesini sağlayan
Sir Alain Jean'a, ve diziyi izlememe vesile olduğu için stajdan arkadaşım Erdem'e teşekkürlerimi iletip, bu yeni JJ Abrams yapıtından bahsetmek isterim.
  • Fringe cnbc-e'de ilk sezonunu bitirdi ve ikinci sezonu 17 Eylül'de başlayacak. Diziyi Abrams'ın diğer flaş yapıtı Lost ile karşılaştıranlar var fakat Lost izlemediğim için bu konuyu size bırakıyorum.
  • Her bölümde görmeye alışık olmadığımız teknolojik ve bilimsel bir olay işleniyor, bölümün sonunda çözüme ulaştırılıyor. Yani diziyi karışık şekilde izleyebilirsiniz, bölümler arasında yoğun bir bağlantı yok. Genellikle nanoteknoloji, yeniden diriliş, bilinçaltı gibi bilimle açıklanabilecek konular seçiliyor.
  • Aşağıda görmüş olduğunuz fotoğrafa göre dizinin karakterlerini soldan sağa inceleyelim.
-Phillip Broyles (Lance Reddick): Broyles, FBI servisinde araştırmaları yöneten kişi. Esas karakter Olivia'nın da üstü konumunda.
-Dr. Walter Bishop (John Noble): Walter, 17 yıl akıl hastanesinde kalmış, hayatını bilimsel ve teknolojik çalışmalara adamış, süperdahi bir bilimadamı.
-Nina Sharp (Blair Brown): Mrs.Sharp, 16 yıldır Massive Dynamic şirketinin üst düzey çalışanı ve aynı zamanda şirketin sahibi William Bell'in sağ kolu diyebiliriz. William Bell ise Dr.Bishop ile uzun yıllar laboratuvar ortamında çalıştıktan sonra dünyayı yöneten şirketlerden biri olan MD'i kurmuş. (Bu arada Massive Dynamic, ve dizinin ortalarından sonra karşınıza çıkan ZFT bana Illuminati ve oluşumlarını hatırlattı.)
-Charlie Francis (Kirk Acevedo): Ajan Francis, Olivia'la beraber çalışmalarını FBI adına yürüten kişilerden biri. Onu baskınlarda dolu dolu sesiyle "FBI" diye bağırmasından hatırlıyoruz. Dizinin sevilen karakteri fakat 2.sezonda olmayacak. Sanırım aldığı ücretle ilgili bir problem oluşmuş.
-Olivia Dunham (Anna Torv): Dizinin başrol oyuncusu. Ajan Dunham olarak geçiyor dizide ve kendini hırpalayarak tüm olayları çözmeye çalışıyor. Ayrıca onun ve Dr.Bishop'un arasındaki bir sırrı ilk sezonun son bölümlerinde görebiliyoruz.
-John Scott (Mark Valley): Ajan Scott, ilk bölümlerde Olivia ile arasındaki gizli(!) ilişkisiyle daha çok ön planda fakat ilerleyen bölümde sık sık karşımıza farklı yöntemler(?) sayesinde çıkıyor.
-Peter Bishop (Joshua Jackson): Hemen anlaşıldığı gibi Walter'ın oğlu rolünde. Dahi seviyesinde zekaya sahip olan Peter'ın babası ve Astrid'le yaptığı geyikler diziye samimiyet katmış. Final bölümünde onunla ilgili şok edici bir gerçek de ortaya çıkıyor.
-Astrid Farnsworth (Jasika Nicole): Yeni ajanlardan Astrid, daha çok stajyer kıvamında bir rolde Dr.Bishop'a laboratuvar deneylerinde yardımcı oluyor. Bu hanıma bakarak, diziyi, başrol oyuncularından daha güzel yan karakterlerin olduğu diziler kategorisine sokabiliriz.

  • Fringe, soluksuz izlenebilecek bir bilim-kurgu örneği. Sadece zaman geçirmek adına değil, insanın kendi beynini de yormasına sebebiyet veriyor. Filmi izlerken yer yer durup, başa sarıp tekrar izleyebiliyorsunuz ve bu da sizi sanki dizinin karekterlerinden biriymişsiniz hissi uyandırıyor. JJ Abrams -her ne kadar Lost izlememiş olsam da- mükemmel bir iş çıkarmışa benziyor.
marcio11